Kavga

Konu: Kavga Salı Mayıs 04, 2010 4:36 pm

Büyük bir sinirle hava krallığının kapısı denilemeyecek kapısına geldiğimde karşımda iki tane hava meleği gördüm. Krallığa elimi kolumu sallıyarak girmeyeceğimi biliyordum. Ayrıca meleklerin burada olması iyi bir şeydi. Benim uçmak gibi bir yeteneğim yoktu. Meleklere yaklaştım ve birinin gözlerinin içine bakıp fısıldadım.

"Beni Krallığa sok!" vampir olmanın verdiği bu küçük yetenek bazen çok işe yarıyordu. Melek beni kolumdan tuttu ve Krallığa doğru yol aldık. Uçmak gerçekten sinir bozucuydu.

Kısa bir uçuştan sonra Krallığın içine girdim ve etrafıma bakındım. Sanki düşecekmişim gibi bulutların üzerinde gezmek iğrençti. Belki de Kate'i Krallığında ziyaret etmek kötü bir fikir gibi gelebilir; ama havanın benim yeteneğime de iyi geleceğini biliyordum. Saraya doğru ilerledim ve oradaki meleklerede aynı hipnozu uyguladıktan sonra sarayın içine girdim. Kate'in burada olmadığını anlamam uzun sürmedi. Lobide bir koltuğa oturup sessizce Kate'i bekledim.

Konu: Geri: Kavga Salı Mayıs 04, 2010 4:49 pm

Acilen krallığıma doğru gidiyordum.Özel yetenekler sağolsun krallıımın başına bir şey geldiğini bildiriyordu acilen içeri girdim ve Charles'in iğrenç kardeşi Cassidy'yi gördüm.Bu kız abisinden de iğrençti.
"Senin burada ne işin var?!" diye sordum.Kimse krallığıma izinsi giremezdi.

Konu: Geri: Kavga Salı Mayıs 04, 2010 4:55 pm

"Senin salak düşüncelerin buraya gelmeme neden oldu. Ailenin ölümüyle ilgli. Böyle bir şeyi nasıl düşünürseün sen. Benim ailemi ne ile suçladığını farkında mısın? Yoksa ben sana yardımcı olayım mı?"

Kate'e neden buraya geldiğimi kısaca açıkladım ve söze girdim. Oyalanmak bana göre değildi.

Ses dalgalarını ona doğru yönlendirdim. Küçük hava meleğinin kulaklarını kaparken acı çekmesi hoşuma gitmişti. Sonra durdum. Onu hemen öldürmeyecektim. Düzelmesini ve bana saldırmasını bekledim.

Konu: Geri: Kavga Salı Mayıs 04, 2010 5:06 pm

Ona hemen saldırmayacaktım.Önce bir şeyi açıklığa kavuşturmalıydım."Seni geri zekalı vampir!Senin ailenden basheden kim?Ben belki sizin emrinizden çıkan vampir olmuştur diye gittim.Ama canın kavga istiyo sen bilirsin!" dedim.Ve onun da bana yaptığı gibi en zor hava güçlerini kullandım.Tabii ki onların havaya ihtiyaçlarının olmadığını billiyordum ama bu kız canıma yetmişti.

Konu: Geri: Kavga Salı Mayıs 04, 2010 5:16 pm

Yaptığı saldırı güzeldi; ama kılım kıpırdamamıştı. Bana salak demesi hoşuma gitmemişti açıkçası. Cevap istiyor gibiydi.

"Senin o saçma düşüncelerin benim türümü lekeleyemez. Aileni öldürenleri tebrik etmem gerekir belki. Ne dersin?" bu söylediklerim biraz fazla kaçmış olabilirdi; ama hak etmişti. Artık gerçeğe dönmeliydim. Buraya gelmemin bir nedeni vardı.

"Aileni biz öldürmemiş olabiliriz; ama bu seni de bizim -daha doğrusu benim- öldürmeyeceğim anlamına gelmez."

Evet.Artık hazırdım. En büyük ses dalgamı yaratıp ona doğru ittim aramızda kalan bütün camlar ve porselenler kırılıyordu. Ses dalgam ona ulaştığında çoktan yerdeydi. Hemen yanına gittim ve onu duvara yapıştırdım. Evet daha dün avdan dönmüştüm ama bir vampir her zaman aç olurdu. Dişlerimi tam boynuna geçirecekken burnuma çok tanıdık bir koku geldi. Charles! Abim buradaydı. Kafamı kaldırdım ve etrafıma bakındım. Buraya doğru geldiğini hissediyordum. ELim hala Kate'in boğazındaydı. Abimin buraya gelmesini bekledim. Belki bunu görmek ne kadar ciddi olduğumu anlamasını sağlardı.

Konu: Geri: Kavga Salı Mayıs 04, 2010 5:28 pm

Hava Krallığı'na ulaşmam çok zor olmamıştı ve kurtarmam gereken bir melek vardı. Cass'in doğruca buraya geleceğini biliyordum ama olaylar istediği gibi gelişmeyecekti. Bir süre kavgalarını izledim, açıkçası hoşuma gitmişti. Kate'in oracıkta ölmesini zevkle izleyip kahkahalara boğulabilirdi. Ama niyeyse içimdeki küçücük centilmen yanım onu kurtarmamı söylüyordu. Tamam kararımı vermiştim onu kurtaracaktım. Sonra artık çok geç olabileceğini fark ettim ama yine de bir planım vardı. Ortamda o kadar çok öfke vardı ki. Oradaki en güçlü kişi bendim. Sonra duvara bir gölge topu fırlattım ve duvar delindi. Umarım Kate ona ne kadar büyük bir iyilik yaptığımı anlar ve duvardaki delikten uçup kaçar diye düşündüm.

Konu: Geri: Kavga Salı Mayıs 04, 2010 9:26 pm

Kendime yeni gelmeye başlamıştım ki başka bir varlık daha hissettim.Ama bu tehdit değildi.Sonra da gücü hissettim.
Ben tam kendimi geri itmeye çalışırken birden duvar yıkılmaya başladı.Ben de bunu fırsat bilip hemen elinden kurtuldum.
Gitmeden önce Charles'ı gördüm.Bana şöyle bir baktı ve gitti.OFF olamaz!Bir de bu vampire can borcum oldu şimdi.

Konu: Geri: Kavga Salı Mayıs 04, 2010 9:48 pm

Abim geldiğinde kavgayı izlediğini anlamıştım. Yeni gelmiş ve şok olmuş gibi durmuyordu. Öfkemi kontrol altına almaya çalışmıştım; ama işe yramadı ve abim sayemde duvara koca bir delik açtı. Korkak melek Kate'de bu deliği fırsat bilip kaçtı. Öfkem daha çok artmıştı. Abime döndüm ve bağırmaya başladım.

"Lanet olsun Chuck! Ne zaman benim işlerime karışmayacaksın? Onunla düşman değilmişsin gibi davranıyorsun. İçimden bir ses ondan hoşlandığına dair şeyler fısıldıyor bana!" son cümlemi vurgulamıştım. Bunu gerçekten düşünmeye başlamıştım ve hissettiklerim doğru olurdu. Ama bunun doğru olmamasını umuyordum.

Konu: Geri: Kavga Perş. Mayıs 06, 2010 4:09 pm

Bu dedikleri üzerine sinirlendim ve cevap verdim.
"Öyle mi Cass! Vampir gözlerin yeterince iyi değil sanırım. Bu ilginç bir problem gittikçe insanlara benziyorsun, onlar gibi salak şeyler düşünmeye başlamışsın bile!" dedim. Sanırım yeterince aşağılayıcı olmuştur. Resmen saçmalıyordu! Her kim olursa olsun, öldürülmesi gereken bir kötülük yapmadığı sürece yaşamalıdır. Biz vampirlerin temel amacı da budur zaten, çok kötü bir şey yapmadıkları sürece kimseyi öldürmeyiz. Ama o türümüzün adını kirletiyordu!

Konu: Geri: Kavga Perş. Mayıs 06, 2010 4:58 pm

Aşağılanmak! Abim zayıf yönlerimi biliyordu ve bunları bana karşı kullanacak kadar sinirlenmişti.

"Sen ne dediğini bilmiyorsun! Salakça şeyler düşünen ben değil o kaçmasına yardım ettiğin -ve anlamadığım bir şekilde bağlı olduğun- melekti!" diye bağırdım.

Ardından -her zamanki gibi- üzülmüştüm. Abime son zamanlarda çok bağırmaya başlamıştım. Belki de sadece bu ay en az on kere kavga etmiştik. En son kavgamızda yanına gidip ben özür dilemiştim; ama bu sefer olmayacaktı. Beni aşağıladığı için onun yanına gidip özür dileyemezdim. Bu sefer haksız olan oydu. Sonra üzgün olduğumu saklayamadan konuştum.

"Ben acıktım. Ava gidiyorum. Geliyor musun?" belki avda benden özür dilemeyi akıl ederdi.

Konu: Geri: Kavga Perş. Mayıs 06, 2010 5:05 pm

Bu konu iyice canımı sıkmaya başlamıştı ve bende daha fazla cevap vermemeye karar verdim bu aralar çok kavga ediyorduk ve bu durumdan hiç de hoşnut değildim.
"Gidelim. Nereye gidicez?" diye yanıtladım sorusunu. Büyük ihtimalle avda bu konu açılmazdı. Çünkü bunları konuşamamak için yeterince meşgul olurduk. Hem de gerçekten çok acıkmıştım.

Konu: Geri: Kavga Perş. Mayıs 06, 2010 5:11 pm

Beklediğim gibi bir özür gelmemişti. Charles'ın özür dilemesini beklemek belki aptallıktı; ama yanlışını anlar sanmıştım. Av soruma cevap vermesi iyi bir şeydi. Hala üzgündüm, sesimin heyecanlanmış gibi çıkması için elimden geleni yaptım ama işe yaradığı pek söylenemezdi.

"Karanlık Orman?" soru sorar gibi söylemiştim. Aslında sadece onay almak içindi...

Konu: Geri: Kavga Perş. Mayıs 06, 2010 5:15 pm

"Uygun." diye onayladım. "Hadi yola çıkalım yanına almak istediğin bir şey varsa eve uğrayalım." dedim. Şöyle güzelce karnımı doyurmanın vakti gelmişti. Cass'le avlanırken çok eğleniriz genelde. Ama bu defa her şey farklı olabilirdi. Aynı da olabilirdi. Her neyse nasıl olsa anlayacaktık. 3-4 dakika içinde.

Konu: Geri: Kavga Perş. Mayıs 06, 2010 5:36 pm

Gayet normal bir şekilde onayladı beni ve evden bir şeyler almak isteyip istemediğimi sordu. Bende sakince cevap verdim.

"Hayır. Hiçbir şey istemiyorum." sadece bunu söylemiştim. "Belki senin almak isteyeceğin bir şeyler vardır." bunu neden söylediğimi bilmiyordum aslında. Belki de nezaketendi. Abimin cevap vermesini bekledim.

Konu: Geri: Kavga Perş. Mayıs 06, 2010 5:37 pm

"Hayır yok. Hadi yola çıkalım eğlenceli bir av bizi bekliyor." dedim. Buna inanmaya çalışan bir tonla. umarım gerçekten öyle olurdu..

Rpnin devamı : Av